Ne ara biz bu hale geldik bilemiyorum .Etrafıma bakıyorum da kendini beğenmiş, ukala, karşısındakini küçümseyen, saygısızlıkta sınır tanımayan, her şeyi bilen alim olmuş herkes.
Bizler her şeyi bilmek zorunda değiliz. Fakat bunun tersi olmuş her şeyi bilmek zorunda hisseden toplum olmuşuz her nedense.Herkes kendini filozof, öğretmen gibi görmeye başlamış.
Unutmayalım toplumumuzun kültür değerleri çok eskiye dayanmakta.Bu değerlerimizi sosyal yaşamımız belirler.Bu değerlerimizin ne kanunu ne de yasası vardır. Bizleri biz yapan ve diğer milletlerden ayıran değerlerimizdir.
Fakat son yıllarda kazanılmış değerlerimizi unutup bizim örf adetlerimize uymayacak adetler benimsenmeye başlandı bize özgüymüş gibi. Bizim kültürümüzde gösterişi, abartıya, şaşalı yaşamaya, her şeyi ortaya dökme yoktur görgüsüzlük olarak adlandırılır.
İnsanların zihniyetinde şu anlayış var teknoloji çağındayız onun doğrultusunda çağa uygun yaşamalıyız.Bu fikir bizi bizden , aile yaşamımızdan uzaklaştırdı farkında değiliz. Dönen entrikalar sebebi ile aileler dağılmaya başladı, birbirini beğenmeme ,lüks yaşamlar ve sonunda hüsran , hayallerinin suya düşmesi ile son buluyor.
Görgüsüzlüğün dibine vurduğumuzu görebiliriz.Yaşamımıza hızlıca giriş yapan akımlar ve buna bağlı partiler düzenlenmekte.Kendimizi lüks yaşam içinde sevgisizce, saygısızca göstermek için gayret sarf etmekte .Ama içlerine girdiğinde içler acısı sürünmekteler.Nerde o gösteriş , nerde o süslü yaşamlar.
Görsel basında yayınlanmakta yeni akımı takip edebilirsiniz.Türkçemizde hiçbir açıklaması olmayan ve bize ait olmayan herkesin yaptığı adetler.Moda oldu durumu iyi olan yada durumu iyi olmayan herkes bu partiyi düzenliyor.İlk izlediğimde gözlerime inanamadım, şaşırmıştım ve bu ne görgüsüzlüktür diye gülmüştüm.
Onca paralar harcayarak organizatörleri zengin ederek insanlar sıkıntı yaşarken bebeğe hoş geldin partisiymiş .Doğacak olan bebeği karşılama töreniymiş.Ne olmuş bizim adetimizin neyi varmış . Ne var bizde de bebek görme adeti var. A olur mu ‘’ miş, mışlar’’ nesi var bizim atalarımızdan süregelen örf adetlerimizi ne yapsın .Yeni nesil böylesine bize ait olmayan , uymayan kutlamaları seviyor.Yani ‘’ komşunun tavuğu , komşuya kaz ‘’ görünürmüş.Buradaki çekici nokta anneye destek sağlamakmış.
Bizler asla göremeyeceğiz kör olmuşuz.Her millet kendi örf adetlerine sıkı sıkıya bağlanırken yıllar geçse de unutturmamak , devam ettirmek adına çaba sarf etmekte.Bu örf adetlerini bizlere kabul ettirebiliyorsa düşünülmesi gereken nokta bu .
Bu kutlamalar bununla sınırlı kalmıyor ki.Bebeğin cinsiyeti , karşılama, doğma anı gibi ve diğer kutlama partileri gibi ,gibi… Bu insanlara yok artık dedirtecek durum.Bu gidişle çocuğun dünyaya gözünü açması maliyetli olacak gibi görünüyor.
Evreni yaratan rabbim her canlıya üremeyi bahşetmiş. Ancak insanların gözünün içine soka soka , bağırarak ilan etmenin ne anlamı var.Demem o ki ister kabul edin, ister etmeyin medeni yaşam adı altında masum gibi görünen sizleri sıkıntıya sokacak eylemlerden uzak durun. Siz geleceğimiz olan yeni nesiller bizlerin geleceğine uzanan halkalarımızsınız.Bizim kültür örf ve adetlerimizi sizler taşıyacaksınız bizler için çok değerlisiniz.
0 Yorum