Bizler baharın gelişini toprağın uyanması, tabiatın canlanması her yerden
bereketin fışkırdığını biliyoruz.Kış mevsiminin rehavetini ve kasvetli havadan
kurtulmanın işareti olan Mart ayı gelmesi ile anlarız.Toprak yemyeşil,
papatyaların beyazlığı,sarı menekşeler ile boyanır baharın gelişini müjdeler
bize.Doğanın uyanması her yer gökkuşağı renkleri ile çiçeklerle boyanır.
Mart ayının ardından Nisan yağmurları başlar toprakta bir heyecan toprak
altındaki tohumlar yüzeye çıkmaya başlar .Hayat bulur doğa .
Karların erimesi ile birlikte dereler çoşar ,çoştukça nameler duyarız suyun
sesiyle.
Doğanın hayat bulmasıyla birlikte her yer çimlerle yeşile, papatyalarla beyaza ,
lalelerle kırmızıyla bezenir her yer.Canına can katar insanın.
Ağaçlarda meyvaları ile öbek öbek baş verir , meyve vermeyen ağaçlarda
çiçekleriyle hoş kokularını yayar etrafa.Ne hoş kokularıyla insanı mest eder.
İşte biz hep böyle biliriz baharın gelişini, baharın gelişine böyle alışmışız. Yaşam
vardı, can vardı, bolluk , bereket vardı baharda.Biz böyle biliriz baharın gelişini.
Geçen yıl ve bu yıl böyle olmadı işte.Gelişi çok farklıydı.Covit -19 virüsü ile
yaşam tarzımız değişti. Sokağa çıkma sınırlaması nedeni ile halkımızın bir kısmı
evde geçirmek durumunda kaldık. Gündemimizden düşmeyen salgın nedeni ile
baharı da ıskalamış olduk geçen yıl ve bu yıl.
Bizler evde hayat bulmaya kitlendik.Bir kısmımız dışarı çıksak ta , yine bir
kısmımız evde zihnen evde kalıyoruz ve baharın gelişini anlayamıyoruz bir
çoğumuz.
Suyun topraktaki tohumların köklerine , dallarına ulaştığını bile göremedik
hissedemedik.Güneşin etrafı aydınlatışı, sıcaklığını yaymasını ve çiçeklerin ,
ağaçların tomurcuklanmasını göremedik bile.Doğanın canlanmasını izlemek
yerine haberlere kitlendik kaç kişi aramızdan ayrıldı, kaç can kaybı verdik diye.
Baharın güzelliğini ölüm acısıyla kaplanmıştı .Sanki doğanın güzelliğinin gece
örtüsü gibi oldu ve güzelim bahar kokusunu alamaz olduk. Sert geçen kış
günlerinde baharı karşılamaya hazırlanan yüzlerde beliren Mart başında ümit
ettiği ifadenin yerine umutsuzluk aldı.Mutlulukla, heyecanla çarpan kalplerin
yerini tereddüt ve mutsuzluk aldı. Bu ikinci bahar olacak tatsız, tussuz bir
baharla karşı karşıyayız.Çiçeklerin güzelliğini, ağaçların çoşmasını ve otların
cümbüşünü göremeden baharda buluverdik kendimizi. Nasıl bir bahardır
böyle.Hiç böyle bahar yaşamamıştık yıllarca.Baharı nasıl geçiriyoruz
bilmiyoruz.Bu virüsten bir an evvel kurtulmak dileğimizle .Umutlarımızı
yitirmeden gelecekte güzel baharlar görmek niyetiyle esen kalın.
‘’BAHAR GENÇLİK GİBİDİR KIŞ GİBİ YAŞLILIĞI GERİDE BIRAKIR DÜNYAYA RENK
VERİR.’’
FERAH USLU
0 Yorum